PROTETİK TEDAVİ: Protez ; genel olarak vücutta herhangi bir organın eksikliğinin giderilmesi için yapay olarak, dış ortamda oluşturulan aygıtlara verilen addır. Ağız ortamı söz konusu olduğunda ise, eksik olan dişlerin ve komşu dokuların çiğneme, konuşma ve görünüm gibi fonksiyonlarının devamını sağlamak üzere yapılan apareylerden bahsedilir.
Ağız ortamında varolan bütünlük ve uyumun devamı için dişlerin dizi halinde varlıklarını korunmaları önemlidir.Dişler ağızda çene kemiği içinde yer alırlar ve dişlerin kaybı söz konusu olduğunda zamanla kemikte de kayıp oluşur. Dişler küçük yaşlardan itibaren çok çeşitli nedenlerle kaybedilir. Özellikle 6 yaş sıralarında ağız ortamında yerini almaya başlayan büyük azı dişleri, süt dişlerinin değişim sürecinde aynı anda ağızda bulunmaları nedeniyle süt dişleri ile karıştırıldıkları için tedavileri ihmal edilerek erken yaşta kaybedilirler. Bunun sonucu olarak diş dizisinde kaymalar, dişler arasında boşluklar, dişlerde uzama ve yan yatma şeklinde yer değiştirmeler görülür. Zamanla ağız içindeki düzenin, bütünlüğün bozulması sonucu diğer dişlerde ve çevre dokularda da hasarlar meydana geldiği görülür.
Protezler genel olarak kendi aralarında, sabit ve hareketli protezler olmak üzere ikiye ayrılırlar. Sabit protezler, dişlerden destek alarak, hekim tarafından hasta ağzına sabitlenen, adından da anlaşılabildiği üzere hastanın takıp çıkaramadığı protez çeşitleridir ki bunlar kuron (kaplama) ve köprü protezleri olarak adlandırılırlar.
Hareketli protezler, dişler ve çevre dokularından(çene kemiği gibi) destek alan, ağızda çok sayıda dişin eksik olduğu veya tam dişsizlik hallerinde yapılan protez çeşitleridir. Bu protezler hasta tarafından takıp çıkarılabilen protezlerdir.Ağızda hiç diş olmadığı durumlarda yapılan protezler, tam protezler adını alırlar.
Hareketli protezlerde bir grup da ağızda belli miktarda dişin bulunduğu durumlarda, hem dişlerden hem de çevre dokulardan destek alınarak yapılan bölüm¬lü protezler adını verdiğimiz çeşittir. Bunlar halk arasında çengelli protezler şeklinde de adlandırılırlar.Bu protezlerde çengellerin varlığı hem estetik açıdan hem de protezin takılıp çıkarılması sırasında destek dişlerde aşınmalar meydana gelme olasılığı nedeniyle bazı sakıncalar taşırlar. Bu tip protezlerde protezin takılıp çıkarılması sırasında oluşabilecek aşınmadan korunmaları amacıyla destek alınan dişlerin kaplama yapılması tavsiye edilir. Günümüzde teknolojideki ilerlemeler sayesinde bu tip protezlerde çengellerin yerini hassas tutucu adını verdiğimiz yapılar almıştır. Bunlar da halk arasında sürgülü ya da çıt çıtlı prote¬zler olarak adlandırılmaktadır. Böylece destek dişlere uygulanan kaplamalar üzerine yerleştirilen özel parçalarla protezin ağızda tutunması sağlanmaktadır. Bu bağlantılar aynı zamanda dişlerin bir dizi halinde tamamlandığı, estetik açıdan da hastayı ve hekimi memnun eden protez türleridir.
SABİT PROTEZLER: Ağızda yeterli sayıda diş olduğunda sadece dişlerden destek alınarak yapılan protez tipleri, sabit protezlerdir ki, bunlar kuron (kaplama) ve köprüler olarak da bilinirler.
Dişte herhangi bir nedenle kırık oluşumu sonucunda dolgu ile tedavinin mümkün olmadığı durumlarda, dişi kaplamak suretiyle sabit protez yapmamız ger¬ekebilir. Mevcut dolguların herhangi bir nedenle - yeni çürük oluşumu,dolgunun hasar görmesi,eskimesi v.s. yenilenmeleri söz konusu olduğunda da.dolgu için tutuculuğu sağlayacak yeterli diş dokusu yoksa, kuron protezi yapılması uygun görülebilir.
Köprü protezlerini ise diş eksikliği olduğunda uygularız. Bir veya birkaç diş eksikliğinde ortaya çıkan boşluğun önü ve arkasındaki dişlerden destek alınarak, boşluğu doldurmak üzere köprü protezleri yapılır.
Sabit protezlerde günümüze kadar çok çeşitli malzemeler uygulana gelmiştir. Köprü protezlerinde geçmişte altın gibi kıymetli metaller kullanılırken, günü¬müzde metal alt yapının üzerine plastik esaslı ve porselen esaslı estetik malzemeler kullanılarak doğal diş görünümü elde edilmeye çalışılmaktadır.
Ancak günümüz teknoloji ve bilgilerinin ışığı altında biz artık estetik malzeme olarak porseleni tercih etmekte ve hastalara porselen kuron ve köprüleri tavsi¬ye etmekteyiz. Sanılanın aksine diş hekimliğinde kullanılan porselenin çok çeşitli renkleri mevcuttur ve ağızdaki diğer dişlerin renklerine uygun tonlarda este¬tik görünüm elde etme şansına sahibiz. Ayrıca porselen; dayanıklılığı ve aşınmaması, besin sıvılarından etkilenmemesi sonucu zamanla renk değişikliğine uğramaması açısından da avantajlıdır. Sabit protezlerde en önemli unsurlardan biri de protezin dişeti ile uyumudur ki porselen dişeti için en zararsız madde olması nedeniyle de tercih sebebidir.
Porselen kuron ve köprüler de metal destekli ve tam porselen olarak iki şekilde uygulanmaktadır. Özellikle ön dişler ve estetik kaygılar söz konusu olduğunda tam porselen kuronlarla, komşu dişin birebir taklit edilebildiği ve doğal diş renklerinin sağlanabildiği, yüzümüzü güldüren sonuçlar elde etme şansına sahip olmaktayız.
Tüm bunların dışında ön dişlerdeki konum ya da renk bozuklukları nedeniyle sadece estetik amaçlı restorasyonlar da yapmamız söz konusu olmaktadır. Bu gibi durumlarda tam porselen kuronlar yapabildiğimiz gibi bir başka alternatifimiz de " laminate" kuronlardır. Bu restorasyonlarda dişlerin sadece ön yüzler¬inden bir miktar aşındırılır ve laboratuarda hazırlanan porselen parça dişin ön yüzüne yapıştırılır. Dişlerin arka yüzlerine herhangi bir işlem yapılmamaktadır. Çok basit bir benzetme ile takma tırnak benzeri bir uygulamadır.
|